Kayıtlar

Şubat, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Beyin ve Medya - İktibas#7

Resim
Beynin çalışma sistemine kısaca göz atmak, anlatmak istediklerimizi daha iyi izah edecektir. Beyin dışardan gelebilecek ve alışılmadık her uyarıyı dikkate almak üzere çalışır. Aslında beynin bu fonksiyonu  tamamen insan yaşamını sürdürmeye yöneliktir. Fakat medyada gösterilen programların içerikleri çoğunlukla şiddete veya cinselliğe yönelik olunca, bu sistemde her seferinde devreye girer. Daha gelişmiş olması gereken düşünce sistemi, bir müddet sonra bu sistemin devreye girmesiyle yavaşlar. Hiperaktivite ve huzursuzluk artar, konsantrasyon yetisi azalır, şiddete yönelik davranışların sayısında artış meydana gelir. Kemal Sayar-Feyza Bağlan, Koruyucu Psikoloji, syf-207 Ön beyin korteksi planlama, organizasyon, ahlaki yargılama, dikkat ve özdenetimden sorumludur. Bu merkezler, çocukluk ve ergenlik boyunca gelişir. Fakat bazı araştırmalar, sürekli ve plansız TV izlemenin bu bölgelerin tembelleşmesine neden olduğunu ortaya koymaktadır. Haluk Yavuzer, Çocuk Psikolojisi, say-223

3 Adımda Cinsellik ve Şiddet Olaylarına Çözüm-2

Resim
Yazının ilk bölümünü okuyun! 1) Yapılması gereken şeylerden ilki, sağlıklı beslenme üzerinde durmak olmalıdır. Sofralarımıza renk katan fakat sağlıksız gıdalar yerine sağlıklı besinlerin tüketilmesi önemlidir. Yetkililer bu tür ürünlerin üretimi, dağıtımı, satışı gibi konularda daha titiz kontroller yapmalı. Ucuza satılan tavuklar-sucuklar, bazı şekerleme-çikolata grupları, hazır yiyecekler hatta deterjanlar… Hepsinin sağlık şartlarına uygun olarak üretilmesi ve tüketilmesi konusunda tedbirler alınmalıdır. Gıdaların kanerojen madde içerdiğini biyoruz ama cinsellik ne alaka diyebilirsiniz. Cevap şudur. Son yıllarda görüyoruz ki; gıdalar beynin işlevine zarar verebiliyor; dikkat, konsantrasyon ve karar verme becerilerini zedeleyebiliyor. 2) İkinci olarak internet ve televizyonlardaki cinsellik ve şiddet içeren ögeleri kontrol etmemiz lazım. Cinsellik ve şiddet hayatımızdan çıkaramayacağımız olgular olsa da sürekli bu olgular ile meşgul olan bir zihin bizi bitiren şeylerin b

3 Adımda Cinsellik ve Şiddet Olaylarına Çözüm-1

Resim
Şiddet olaylarının, cinsel sapkınlıkların medyaya haber olarak düşmediği gün kalmadı. Her sabah televizyonu açanlar yahut internetten haberlere bakanlar benzer haberlerle karşılaşıyor: taciz, tecavüz, saldırganık, yaralamak vs. Öyle ki, haber programlarında yeri garanti olan iki şey var: Birincisi siyasi parti temsilcilerinin birbirlerine karşı hakarete varan sözleri, ikincisi cinsellik ve şiddet içerikli haberler. Milletimizin her ikisinden de kurtulması lazım. Birinci durumu artık kabullenmiş olsak da, ikinci durumu cinsel içerikli olayları, görüyor, millet olarak üzülüyoruz. Bununla birlikte her olaydan sonra, daha doğrusu normalleşen(?) olaylara göre daha trajik olan olaylardan sonra idam gelsin, hadım edelim gibi öneriler sunuyor, öfkemizi kusuyoruz. Böyle durumlarda siyasilerde günü kurtarmak adına idamdan söz etmeye başlıyor. Milletin öfkesi dinince idam da siyasilerin gündeminden düşüyor. (Bunun misali çok olsa da, en yakın misallerden biri Fetö olaylarıdır. 15 Temmuz’da

Yaşamak Güzel Şey - Film Yorumu

Resim
Son dönemde izlediğim en güzel filmlerden biriydi, Yaşamak Güzel Şey. Müfit Can Saçıntı’nın bakış açısını yansıtan bir film. Hayata dair kattıkları ve hicvettiği mevzular ile izlenmeye değer bir film. Filmin başrolünde de Müfit Can Saçıntı var.  Sosyal medyanın dozunda kullanılmaması, görmek ve yaşamak için değil görünmek için yapılan şeyler. Mesela tatil yapmak için değil tatilde görünmek için, tatil fotolarını sosyal medyada paylaşmak için yapılan çabalar. Filmde eleştirilen şeylerden. Ezbere aşklar... Bunun haricinde eğitime dair, aşka dair, tüketim çılgınlığına dair çok şey var hicvedilenler arasında. Reklam şirketinde çalışan biri rolünde Saçıntı, reklamların asıl maksadını gözler önüne seriyor: ‘ reklamcılar olarak biz insanların ihtiyaç sıralamalarını değiştiriyoruz. Alamadığınız için üzüldüğünüz bir şey gerçekte ihtiyacınız olmayabilir, aldığınız için sevindiğiniz bir şey de ihtiyacınız olmayabilir. ’ Saçıntı’nın daha önceki film ve konuşmalarından bildiğim &#

Bedel Ödemek - İktibas#6

Resim
Her şeyin bir bedeli var mıdır?  Varsa, elde ettiğiniz şeylerin bedelini ödediniz mi?  Bedel ödemeden elde ettiğiniz şeyler oldu mu?  Etrafımda dikkatimi çeken bir durum var: ebeveynlerin çocuk yetiştirme tarzları birbirinden farklı olsa da ortak oldukları temel bir nokta var. Çocuklarını yetiştirirken çocukların kazandıkları şeylerin bedelini çocuklarına ödetmiyorlar. Çocuk ağlamasın diye her isteği yerini getiriliyor. Bununla alakalı ziyadesiyle misal verilebilir. Mesela, çocuk kaşığı tutup ağzına götürebilecek yaşa geliyor, fakat ebeveynlerden biri ‘dökmesin’ diyerek kaşığı kendi uzatıyor çocuğun ağzına. Bu durumdan çocuğun el, kol, göz koordinasyonu olumsuz etkilenirken çocuk bedel ödemeden yemeğini yemiş oluyor. Bu çocuk aile arasında problem olmadan, sağlıklı(?) bir şekilde büyüyor. Ancak, aile dışına çıkmaya başladığında problemler de başlıyor. Zira, bedelini ödemeden bir şeyler elde etmek istiyor, sorumluluklarını yerine getiremiyor. Bu durum en fazla eğitimde görülü

Öğrenmeden Sonra Uyumak

Resim
Öğrenmeden hemen sonra uyumak sağlamlaştırmayı(bilginin kalıcı hafızaya kaydedilmesi, öğrenmenin pekiştirilmesi)  nasıl etkiler? Bu soruya cevap bulabilmek maksadıyla Steffan Gais ve meslektaşları tarafından 2006 yılında bir araştırma yapılır. Öğrenmeden hemen sonra uyumanın etkisini ölçmeyi amaçlayan çalışmada, lise öğrencilerinin 24 İngilizce-Almanca kelime çiftinden oluşan bir listeyi öğrenmeleri istenir . ‘Uyku grubu’ adı verilen birinci grup kelimeleri öğrendikten sonra 3 saat içinde uyurken; ‘uyanık grup’ adı verilen ikinci grup öğrendikten sonra uyumak için 10 saat geçmesini beklemiştir. Bu çalışma yapılırken günün saatini ve öğrenmeyi etkileyen diğer faktörleri kontrol edebilmek için farklı saatlerde uyuma alışkanlığı olan uyku grupları ve uyanık gruplar seçilmiştir. Kelime listelerinin çalışılmasından 24/36 saat sonra her iki gruptaki kişiler test edilmiştir. Testin sonucunda uyku grubundaki öğrencilerin uyanık gruba oranla daha fazla kelime hatırladığı, daha az kelime unut

Hepsi Bu! İktibas#5

Resim
Bugünlerde şehit haberleri ile ziyadesi ile üzgün durumdayız. Bugün şehitler hakkında yazmayı düşündüm. Fakat vazgeçtim, yazacağım şeylerden siyasi anlamlar çıkaran olur diye. Zira şehitlik dahi siyasi anlamlara çekiliyor, siyasi çıkarlara alet ediliyor ne yazık ki! Sonra öğretmenlik ve eğitim hakkında yazsam dedim. Gene vazgeçtim. Medyada dolaşan görüntüler var iki gündür. Sınıfın birinde öğrencilerin öğretmeni alaya alması var görüntülerde. İzlerken hayrete düştüm. Vazgeçtim, çünkü yazacak bir şey bulamadım. Düşündükçe karamsarlığım daha da arttı. Nihayet, notlarım arasında duran izlediğim bir filmden replikleri paylaşmaya karar verdim. Paylaştığım şeyler de olumsuz durumların yansıması. Ama olsun. Hotel Rwanda, gerçek hayattan alınan ibretlik bir film. Ruanda ülkesindeki Hutu ve Tutsi’ler arasındaki iç savaşı anlatıyor. Vahşetin doruk noktaya çıktığı, cesetlerin tüm yolları kapladığı görüntüler var. Vahşetin, yıkımın ve içkıyımın arasında bir otel, sahibi Belçıkalı. Savaşta

Ocak'ta Neler Okudum? 2018

Resim
Eğitimin ABÇ’si - İdris Eren: Eğitimi anne, baba ve çocuk penceresinden ele alan bir kitap. Severek okudum. Ziyadesiyle istifade ettiğimi düşünüyorum. Çocuklara harfleri, rakamları öğretmenin yanı sıra sabretmeyi, azmetmeyi öğretmenin ehemmiyetini vurguluyor. Anne-babalar ve eğitimcilere tavsiye edilir. Pazarlık Yok-Ömer Faruk Yılmaz: Kudüs meselesinin gündeme geldiği günlerde okumuştum. Kudüs, Filistin ve Sultan Abdülhamit’e dair güzel bir kitap. Dönemin ana kaynakları olan arşiv belgeleri ışığında hazırlanan kitap Sultan Abdülhamit döneminde Filistin'de Yahudi yerleşimine mümkün olduğu nispette izin verilmediğini, Filistin'den toprak satın almak isteyen Yahudilere toprak satışının yasaklandığını gözler önüne seriyor. Söylediği her cümleyi arşivdeki belgelere dayandırması kitabın en güzel tarafı. Pozitif Psikoloji-Alan Carr: Aralık ayında okumaya başlamıştım Pozitif Psikolojiyi. Oldukça kapsamlı bir kitap. Ders kitabı niteliğinde. Pozitif psikolojinin alt alanla

Ödül mü? Ceza mı? İktibas#4

Resim
Ödül ve ceza faydalı mıdır? Zararlı mıdır? Eğitimde çok tartışılan konuların başında geliyor bu sorular. Cezanın zararlı olduğu hususunda eğitimcilerin çoğu hemfikir olsa da; ödülün faydalı mı-zararlı mı olduğu hususunda muhtelif görüşler var. Kimi, ödülü topyekun zararlı bulurken, kimi faydalı buluyor. Kimisi ödülün maddi bir kazanım şeklinde değil manevi duyguları harekete geçirecek şekilde faydalı olacağını savunuyor. Burada temel mesele ödül ve ceza sonucunda kişinin yaptığı yahut yap(a)madığı davranışları içselleştirip içselleştirmediği durumu. Ödül ve cezanın zararlı olduğunu savunanlar, içselleştirmenin gerçekleşmediği için bu görüşü savunuyorlar. Diğer grupta yer alanlar ise farklı ödül stratejileri ile, kişiyi ödüle alıştırmadan ve ödülü araç olarak kullanarak kişinin iyi davranışı içselleştireceğini savunuyorlar. (Bu stratejiler üzerine bir yazı gerekebilir. Önümüzdeki süreçte bu konuyu detaylı olarak yazmayı düşünüyorum)Öyle gözüküyor ki, ödül ve cezanın mahiyeti tartış

Sinema ve Ben #Mim

Resim
Merhaba, 'sinema ve ben' mimi ile buradayım. Öneri Makinesi nin başlattığı mimi çoğu kişi yaptı sanırım. Sinema hakkında 3 tane soru, 5 tane de anket sorumuz var. 1.Sinemada izlediğin ilk film ? Sinemada ilk izlediğim filmi ne yazık ki, hatırlamıyorum. Sinemaya ilk olarak ne zaman gittiğimi de hatırlamıyorum maalesef. Son zamanlarda da sinemaya pek gitmedim. Filmeleri evde izliyorum. 2.Film en güzel ........'de/a izlenir ? Film izlemek için özel bir mekan tutkum yok. Mekandan ziyade filmi sevmem önemli oluyor. 3.Film izlerken olmazsa olmazın var mı? Varsa neler? Film izlerken olmazsa olmazım diyebileceğim çok şey yok. Bazı filmler sessizlik istiyor, o filmleri izlerken sessiz bir ortam önemli olabiliyor. Onun dışında olmazsa olmazım yoktur.  a)Tek başına mı kalabalık mı? Aksiyon, komedi filmlerini kalabalıkla, dram, biyografi gibi filmleri yalnız yada az kişi ile izlemeyi seviyorum. Arkadaşlarla ve ailecek izlediğimiz filmler de güzel oluyor.  b)Mıs

Sır Sandığımız

Resim
Bilen kim talihi; ak mı kara mı?* Hayır mı, şer midir, yaptıklarımız? Taptığımız şeyler şöhret mi şan mı? Kurtarır mı bizi taptıklarımız? Ervahı ezelde yazılmış böyle Dünümüz, bugünümüz ve yarınımız O günden bugüne bellidir elbet Şansımız, bahtımız, acımız, sancımız... Gün olur bozulur dirlik ve düzen Kayar altımızdan tac-u tahtımız Çırpınıp dursak da o vakitlerde Battıkça batar ayaklarımız Hüzünler sevince, sevinçler hüzne Dönüşür, talihler talihsizliğe Vasıl olununca o büyük güne Belirler talihi yaptıklarımız. O gün tazelenir her şey yeniden Şansımız, bahtımız, acımız, sancımız Belki huzur dolar yüreğimize Belki boşa çıkar avuçlarımız. Hakikat sırları ifşa olunur Saçılır ortaya sır sandığımız O vakit anlarız, sırrın sırrını Meğer sır değilmiş sır sandığımız. * Şiiri ne zaman yazdığımı hatırlamıyorum. Eskileri karıştırırken karşıma çıktı. Muhtemelen 2015 senesinde yazmıştım.  © 2018 I Arif Öztürk